Patasana - Ahmet Ümit
Monday, April 04, 2016
Ahmet Ümit kitaplarından yedincisi de bu gün bitti. Aslında uzun zaman önce almıştım ama kitaplığım da bekliyordu. Öneri üzerine aldığım bir kitap. Yaptığım Ahmet Ümit kitapları blog yazılarımda, yorum bırakan arkadaşlarımın bir kısmı en sevdikleri kitaplarından birinin patasana olduğunu söylemişlerdi, bende bu şekilde almaya karar verdim iyiki de almışım. Bu arkadaşlara teşekkür ederim.
Bu aralar Önce Söz Vardı adlı programlarına da kafayı taktığım için. Tam okuma zamanı diyerek okudum ve bitirdim.
Patasana Ahmet Ümit'ın 2000 yılında yayınlanan 520 sayfalık, polisiye romanı ve yazarın 3. romanı.
Konusuna gelecek olursam. Kral Pisiris'in başyazmanı olan kitaba da adını veren Patasana'nın o dönemde gizlice yazmış olduğu, tarihte de resmi olmayan tarihin ilk belgeleri olacak olan tabletlerin arkeologların kazı yaptığı Antep'de ortaya çıkması ve etraflarında gelişen cinayetlerin konu alındığı bir roman.
2700 yıl önce yazılan bu tabletlerde Patasana dedesinden, babasına sonra kendisine geçen bir aile geleneği haline gelen saray başyazmanlığının hikayesinden başlayarak 28 adet tabletten oluşan kendi hayat hikayesini anlatmakta.
Esra'nın başkanı olduğu yedi kişilik bir kazı ekibinin, kazı yaptıkları bölgende Patasana'nın tabletlerini bulmaya başlamaları ile aynı zaman da Patasa'nın günlük tarzındaki yaşam öyküsünü de öğrenmeye başlıyoruz. Tabletlerin bulunduğu yerin ise halkın Kara Kabir dedikleri yatıra çok yakın olması halkı rahatsız etmekte ve Kara Kabir'in kazılması dahilin de lanetleneceklerine inandıkları dedikodular baş göstermektedir. Bunun üzerine işlenen cinayetlerin her geçen gün bu lanete inanmaya başlamaları Esra'yı ve ekibini de rahatsız etmeye başlamıştır. Yüzbaşı eşref ve Esra arasında bu olaylarla birlikte bir yakınlaşma olmaya başlamıştır.
Romanda hikaye Esra tarafından anlatılmakta aynı zaman da okuyucu Esra tarafından yönlendirilmektedir. Diğer anlatıcı da tabletleriyle Patasanadır. Patasana ve Aşmunikal aşkını keyifle okuyacaksınız. Roman da Fırat Nehri ile ilgili de bir çok tanımlama yapılıyor özellikle Patasana'nın Fırat Nehrini anlatmasına dikkat etmelisiniz.
Ahmet Ümit diğer romanlarında da olduğu gibi okuyucusunu yine ters köşe yapmayı başarmış bana göre. Bir çok tahmin de bulundum ancak kitabın son sayfalarına kadar katil kim sorusunun cevabını bulamadım.
Ahmet Ümit kitapları arasın da Patasana ilk üçe giremese de su anda dördüncü sırada yer alıyor benim için. En sevdiğim kitabı hala İstanbul Hatırası sonra Bab-ı Esrar ve Beyoğlu'nun En güzel Abisi yer alıyor, sonra da Patasana oldu. Tarih ve Polisiye tarzı kitapları seviyorum. Ahmet Ümit sevdam buradan geliyor galiba. Tarihte benim ülkemin tarihi olunca bende daha çok merak uyandırıyor.
Umarım sizde severek okursunuz.
Bu aralar Önce Söz Vardı adlı programlarına da kafayı taktığım için. Tam okuma zamanı diyerek okudum ve bitirdim.
Patasana Ahmet Ümit'ın 2000 yılında yayınlanan 520 sayfalık, polisiye romanı ve yazarın 3. romanı.
Konusuna gelecek olursam. Kral Pisiris'in başyazmanı olan kitaba da adını veren Patasana'nın o dönemde gizlice yazmış olduğu, tarihte de resmi olmayan tarihin ilk belgeleri olacak olan tabletlerin arkeologların kazı yaptığı Antep'de ortaya çıkması ve etraflarında gelişen cinayetlerin konu alındığı bir roman.
2700 yıl önce yazılan bu tabletlerde Patasana dedesinden, babasına sonra kendisine geçen bir aile geleneği haline gelen saray başyazmanlığının hikayesinden başlayarak 28 adet tabletten oluşan kendi hayat hikayesini anlatmakta.
Esra'nın başkanı olduğu yedi kişilik bir kazı ekibinin, kazı yaptıkları bölgende Patasana'nın tabletlerini bulmaya başlamaları ile aynı zaman da Patasa'nın günlük tarzındaki yaşam öyküsünü de öğrenmeye başlıyoruz. Tabletlerin bulunduğu yerin ise halkın Kara Kabir dedikleri yatıra çok yakın olması halkı rahatsız etmekte ve Kara Kabir'in kazılması dahilin de lanetleneceklerine inandıkları dedikodular baş göstermektedir. Bunun üzerine işlenen cinayetlerin her geçen gün bu lanete inanmaya başlamaları Esra'yı ve ekibini de rahatsız etmeye başlamıştır. Yüzbaşı eşref ve Esra arasında bu olaylarla birlikte bir yakınlaşma olmaya başlamıştır.
Romanda hikaye Esra tarafından anlatılmakta aynı zaman da okuyucu Esra tarafından yönlendirilmektedir. Diğer anlatıcı da tabletleriyle Patasanadır. Patasana ve Aşmunikal aşkını keyifle okuyacaksınız. Roman da Fırat Nehri ile ilgili de bir çok tanımlama yapılıyor özellikle Patasana'nın Fırat Nehrini anlatmasına dikkat etmelisiniz.
Ahmet Ümit diğer romanlarında da olduğu gibi okuyucusunu yine ters köşe yapmayı başarmış bana göre. Bir çok tahmin de bulundum ancak kitabın son sayfalarına kadar katil kim sorusunun cevabını bulamadım.
Ahmet Ümit kitapları arasın da Patasana ilk üçe giremese de su anda dördüncü sırada yer alıyor benim için. En sevdiğim kitabı hala İstanbul Hatırası sonra Bab-ı Esrar ve Beyoğlu'nun En güzel Abisi yer alıyor, sonra da Patasana oldu. Tarih ve Polisiye tarzı kitapları seviyorum. Ahmet Ümit sevdam buradan geliyor galiba. Tarihte benim ülkemin tarihi olunca bende daha çok merak uyandırıyor.
Umarım sizde severek okursunuz.
31 comments
ahmet ümit i cok severek okuyorum bende.bu kıtabınıda alınacaklara ekledim o zaman:)
ReplyDeleteUmarım beğenirsin. Ben beğendim :) Yorumun için teşekkür ederim :)
DeleteBende de birkaç kitabı var ama hala okuyabilmiş değilim
ReplyDeleteOkumanı öneririm. :) bir yerden başla derim :)
Deleteburada bir şey itiraf edeyim mi? ben daha önce hiç Ahmet Ümit'i kitaplarını okumadım, neden bilmem denk gelmedi bir türlü ama belki bu kitabı okuyarak başlayabilirim . sevgiler...
ReplyDeleteBence de oku bir tane. Seveceğini düşünüyorum. Ben çok seviyorum ya herkes sevsin diye uğraşıyorum :D
Deleteİlk kitap siparişimde Ahmet Ümit kitapları olacak. Paylaşım için teşekkürler..Bu arada "öncelikle bunlarla başla" dediğin var mı ? Sevgiler.
ReplyDeleteİstanbul hatırası, bab-ı esrar ve patasana olurdu Bab-ı esrar konusu konya ve mevlana ile ilgili. 3üde farklı bölgelerde geçen romanlar olduğu için bunları söyleyebilirim. ☺ okudukran sonrada düşüncelerinizi merakla bekliyorum. Sevgiler☺
DeleteKonusu ilgi çekici geldi. Tarih ve gizen bir arada. Elimdeki Beyoglunun En Güzel Abisi ne başlayıp bitirebilirsem sıra bu kitaba da gelir :)
ReplyDeleteKonusu gerçekten ilgi çekici. Tarih polisiye aşk her şey var. Beyoğlunun En Güzel Abiside en sevdiğim kitaplarından biri☺
DeleteVar ya aklıma getirdin şimdi ... Sultanı Öldürmek okuyordum ve o dönem işten ayrıldım , kitabı elime alamadım bir türlü ... Okumalıyım , utandım.
ReplyDeleteBab-ı Esrar çok beğenmiştim . Bunun da konusu ilginç geldi ....
Teşekkürler dikkate alıyorum ..
Sevgiler
Yorumunun için teşekkür ederim☺ umarım okuyabilirsin..
DeleteAhmet Ümit hiç okumadım, sanırım öncelik verdiğim başka kitaplardan dolayı. Ama konusu güzel geldi bana, bunu da ilklerimin arasına eklemeliyim
ReplyDeleteEklemelisin ve umarım beğenirsin☺
Deletegeçenlerde ablamın arkadaşı okuyordu bunu, ben de arkasını okuyup baya beğenmiştim şimdi sende yorumunu görünce şaşırdım :) okunası :)
ReplyDeleteBeğeneceğini düşünüyorum :) Farklı bir konusu var.
DeleteMerhaba,
ReplyDeleteBu kitaba iki kez başlayıp sonra bir şekilde bıraktım. Bu ara yine aklıma geliyordu, bir de burada karşıma çıktı. Bakalım ne zaman başlayıp da biterebileceğim :)
Renkli günler!
:) Güzel kitap umarım okursun ve beğenirsin. Belkide ben Polisiye ve Tarihi bir arada sevdiğim için böyle söylüyorum bilmiyorum :)
DeletePatasana bana ilk neyi çağrıştırdı biliyor musun? Ama gülme :D "Pas Atsana" resmen çocukluğuma gittim :D
ReplyDeletepolisiye severim aslında ama sanırım pek de tutulmamış. bu yüzden tutulmayan kitaplara yaptığımı yapacağım. Birkaç sayfa okuyup anlatım ve üslubunu beğenirsem okuyacağım. Yoksa da kalsın bir kıyıda...
Gülücüklü Kal...
Güldüm doğrusu :) 'pas atsana' güzelmiş. Aslında Ahmet Ümitin sevilen romanlarından birisiydi. :)
DeleteBir blogger tarafından pek tutulmamış daha ne olsun :D
DeleteO zaman İstanbul Hatırası veya Bab-ı Esrarı öneriyim :D
DeleteTamamdır yazıdan dolayı aldım onları. Diğerini okumuştum zaten :D Teşkürler...
DeleteAhmet Ümit 'i çok severek okuyorum ama bu en sevmediğim kitabı olabilir sanırım..
ReplyDelete:) bilemiyorum. ben sevdim ama ilk sıralarda yer almıyor. :) yorumun için teşekkür ederim.
DeleteÇok güzel bir yazı olmuş, bloguma herkesi beklerim sevgiler
ReplyDeleteTasarım Evinden
Çok teşekkür ederim :)
Deleteayy baksana sen bir ahmet ümit imza gününe katılırsın bir gün inşallah haydaaa patasanaaaa okumadım kitabı ama hep böyle diyom haydi patasanaaa :)
ReplyDeleteÇok önce bir imza gününe katılmıştım. :) ama bidaha katılma sansı bulursam hiç kaçırmam :D
DeleteBeğendiğim bir Ümit kitabıydı.Paylaşımına sağlık.
ReplyDeleteÇok teşekkür ederim :)
Delete