Beyaz Diş ve Jack London
Çarşamba, Eylül 21, 2016
Beyaz Diş'i, Vadideki Zambak adlı kitabı okuduktan sonra okumaya karar verdim. Bu aralar iyi bir okuyucuyum sanırım bu nedenle okumakta zorlanacağımı düşündüğüm kitapları okumaya özen gösteriyorum. Yani klasiklerden gidiyorum.
Beyaz Diz çocukluğumdan itibaren kütüphanemde bulunmasına rağmen bir türlü okumaya başlayamadığım kitaplardan aslında. Bu nedenle böyle bir fırsat bulmuşken okumam gerektiğini düşündüm. Kitabın konusu hakkında tahminlerde bulunabiliyor olsam da içeriği hakkında çok bir bilgim olmadan başladım ve tahmin ettiğimden çok daha farklı bir konuyla karşılaştım.
Hep düşünmüşümdür hayvan dostlarımızın bizi gerçekte anlayıp anlayamadıklarını. Bizi nasıl gördüklerini veya dünyaya nasıl baktıklarını? Neler hissettiklerini? İçlerinde neler yaşadıklarını? Söylediklerimizi anlayıp anlamadıklarını? Bu nedenle özellikle hayvan severlerin okuması gerektiği düşünüyorum. Size arkadaşlık eden bir köpeğiniz yada bir kediniz varsa da okumalısınız.
Kitapta anlatılan ise kurtlar ve köpeklerdir. Tabi birde İnsan Hayvan diye bilinen o tuhaf yaratıklar. Bilindiği gibi kurtlar insanlara çok da yakın olan hayvanlardan değildir. Ancak Beyaz Diş diğerlerinden farklı çünkü damarlarında aynı zaman da bir köpek kanı dolaşıyor. Köpekler ise bilindiği gibi insanlara en yakın olan hayvanlardan biridir.
Beyaz Diş ise sürükleyici bir dille anlatılmış bir kitap. Bu aşamada kitabın köpekler ve kurtlar tarafından anlatıldığını düşünebilirsiniz ancak öyle değil. Kitap baştan sonra sade bir dille ve ikinci bir şahıs tarafından anlatılıyor. Kitaba ilk olarak Beyaz Diş'in annesi ve babasının hikayesini okuyarak başlıyoruz. Aslında bir köpek olan annesi ve bir kurt olan babası kitapta ayrıntılı bir şekilde anlatılıyor. Bu nedenle kitapta Beyaz Diş'in yer almadığı bu bölümlerde önemli bir yere sahipler.
Sonra ise Beyaz Diş'in doğumundan, yaşlılığına kadar olan bölümler başlıyor ve ayrıntılı bir şekilde anlatılıyor. Beyaz Diş annesiyle ve babasıyla birlikte iyi bir dönem geçirdikten sonra insanlarla karşılaşıyor ve hayatı bir anda değişiyor. Aslında her şey annesinin bir zamanlar kaçtığı yuvasındaki insanlarla tekrar karşılaşmasıyla başlıyor. Bu insanlara karşı annesinin boyun eğmesi sonucunda beyaz diş de boyun eğmek zorunda kalıyor.
Bir anda Gri Kunduz adındaki bir adam sahibi oluyor ve Beyaz Diş sahibinin de yaşadığı kampta yaşamaya başlıyor. Bu dönemde insanlara tanrı gözüyle bakmaya başlıyor. İnsanların dünyadaki en güçlü yaratıklar olduğuna inanmaya başlıyor ve istedikleri her şeye sahip olabildiklerini düşünüyor. Babasının bir kurt olması ve bazı özelliklerini almış olması hiçbir zaman köpeklerle iyi anlaşamamasına neden oluyor. Köpeklerin her zaman için saldırısına uğrayan Beyaz Diş tetikte ve tehlikelere karşı tedbirli davranmasını böylece yavaş yavaş öğreniyor. Üstelik annesi de başkasına satılıyor ve zorluklarla savaşmak Beyaz Diş için daha da güç olmaya başlıyor. Çocukluğunda karşılaştığı bu güçlükler ileri ki hayatında onu çok daha güçlü ve tehlikeli bir hayvana dönüştürüyor.
Sahibini hiç bir zaman tam anlamıyla sevememiş olsa da başka çaresi olmadığı ve gidecek başka bir yeri olmadığı için yaptıklarına katlanmak zorunda kalan bu yavru kurt'un daha zor günleri de Güzel Simith ile karşılaştığı gün başlıyor.
Asıl içimi burkan kısıma geldik sanırım. Her sayfasında bu kadar da olmaz. Böylesi de yapılmaz ki diyerek geçti bu sayfalar.
Beyaz Diş'in en kötü günleri Güzel Smith'e satıldığı günlerde başlıyor. Beyaz Diş gördüğü işkenceler sonucu çok daha acımasız ve duygusuz bir kurt olup çıkıyor. Birçok köpekle dövüştürülüyor ve hiç yenilmiyor. Artık duyguları yok ve düşündüğü tek şey öldürmek. Gün geldi ilk defa yenildi ve yenildiği gün hayatının bir kere daha değiştiği gün oldu. Beyaz Diş için mutlu günlerde işte böyle başladı.
Kitap hakkında söylemek istediklerim aslında bu kadarla sınırlı değil. Aslında dürüst olmak gerekirse ilk başladığım da birçok defa bırakmayı düşündüm. Özellikle annesi ve babasının anlatıldığı bölümler beni çok da fazla etkilemedi ve hikayenin böyle sürüp gideceğini düşündüm. Bir yandan da Beyaz Diş'in çok önemli bir kitap olduğunu düşünüyor olmam. Dünya edebiyatında önemli bir yere sahip olması ilerlemem de en önemli etken oldu ve Beyaz Diş'in anlatıldığı bölümler geldiğinde devam etmemin doğru bir karar olduğunu anladım. Özellikle son 50 sayfada ise yarım bıraksaydım çok pişman olacağım kitaplardan biri oldu çıktı.
Son olarak Jack London dilini sevdiğim yazarlardan biri sanırım. Sizden bu yazar hakkında kitap önerileri bekliyor olacağım. Sevgiler..
Beyaz Diz çocukluğumdan itibaren kütüphanemde bulunmasına rağmen bir türlü okumaya başlayamadığım kitaplardan aslında. Bu nedenle böyle bir fırsat bulmuşken okumam gerektiğini düşündüm. Kitabın konusu hakkında tahminlerde bulunabiliyor olsam da içeriği hakkında çok bir bilgim olmadan başladım ve tahmin ettiğimden çok daha farklı bir konuyla karşılaştım.
Hep düşünmüşümdür hayvan dostlarımızın bizi gerçekte anlayıp anlayamadıklarını. Bizi nasıl gördüklerini veya dünyaya nasıl baktıklarını? Neler hissettiklerini? İçlerinde neler yaşadıklarını? Söylediklerimizi anlayıp anlamadıklarını? Bu nedenle özellikle hayvan severlerin okuması gerektiği düşünüyorum. Size arkadaşlık eden bir köpeğiniz yada bir kediniz varsa da okumalısınız.
Kitapta anlatılan ise kurtlar ve köpeklerdir. Tabi birde İnsan Hayvan diye bilinen o tuhaf yaratıklar. Bilindiği gibi kurtlar insanlara çok da yakın olan hayvanlardan değildir. Ancak Beyaz Diş diğerlerinden farklı çünkü damarlarında aynı zaman da bir köpek kanı dolaşıyor. Köpekler ise bilindiği gibi insanlara en yakın olan hayvanlardan biridir.
Beyaz Diş ise sürükleyici bir dille anlatılmış bir kitap. Bu aşamada kitabın köpekler ve kurtlar tarafından anlatıldığını düşünebilirsiniz ancak öyle değil. Kitap baştan sonra sade bir dille ve ikinci bir şahıs tarafından anlatılıyor. Kitaba ilk olarak Beyaz Diş'in annesi ve babasının hikayesini okuyarak başlıyoruz. Aslında bir köpek olan annesi ve bir kurt olan babası kitapta ayrıntılı bir şekilde anlatılıyor. Bu nedenle kitapta Beyaz Diş'in yer almadığı bu bölümlerde önemli bir yere sahipler.
Sonra ise Beyaz Diş'in doğumundan, yaşlılığına kadar olan bölümler başlıyor ve ayrıntılı bir şekilde anlatılıyor. Beyaz Diş annesiyle ve babasıyla birlikte iyi bir dönem geçirdikten sonra insanlarla karşılaşıyor ve hayatı bir anda değişiyor. Aslında her şey annesinin bir zamanlar kaçtığı yuvasındaki insanlarla tekrar karşılaşmasıyla başlıyor. Bu insanlara karşı annesinin boyun eğmesi sonucunda beyaz diş de boyun eğmek zorunda kalıyor.
Bir anda Gri Kunduz adındaki bir adam sahibi oluyor ve Beyaz Diş sahibinin de yaşadığı kampta yaşamaya başlıyor. Bu dönemde insanlara tanrı gözüyle bakmaya başlıyor. İnsanların dünyadaki en güçlü yaratıklar olduğuna inanmaya başlıyor ve istedikleri her şeye sahip olabildiklerini düşünüyor. Babasının bir kurt olması ve bazı özelliklerini almış olması hiçbir zaman köpeklerle iyi anlaşamamasına neden oluyor. Köpeklerin her zaman için saldırısına uğrayan Beyaz Diş tetikte ve tehlikelere karşı tedbirli davranmasını böylece yavaş yavaş öğreniyor. Üstelik annesi de başkasına satılıyor ve zorluklarla savaşmak Beyaz Diş için daha da güç olmaya başlıyor. Çocukluğunda karşılaştığı bu güçlükler ileri ki hayatında onu çok daha güçlü ve tehlikeli bir hayvana dönüştürüyor.
Sahibini hiç bir zaman tam anlamıyla sevememiş olsa da başka çaresi olmadığı ve gidecek başka bir yeri olmadığı için yaptıklarına katlanmak zorunda kalan bu yavru kurt'un daha zor günleri de Güzel Simith ile karşılaştığı gün başlıyor.
Asıl içimi burkan kısıma geldik sanırım. Her sayfasında bu kadar da olmaz. Böylesi de yapılmaz ki diyerek geçti bu sayfalar.
Beyaz Diş'in en kötü günleri Güzel Smith'e satıldığı günlerde başlıyor. Beyaz Diş gördüğü işkenceler sonucu çok daha acımasız ve duygusuz bir kurt olup çıkıyor. Birçok köpekle dövüştürülüyor ve hiç yenilmiyor. Artık duyguları yok ve düşündüğü tek şey öldürmek. Gün geldi ilk defa yenildi ve yenildiği gün hayatının bir kere daha değiştiği gün oldu. Beyaz Diş için mutlu günlerde işte böyle başladı.
Kitap hakkında söylemek istediklerim aslında bu kadarla sınırlı değil. Aslında dürüst olmak gerekirse ilk başladığım da birçok defa bırakmayı düşündüm. Özellikle annesi ve babasının anlatıldığı bölümler beni çok da fazla etkilemedi ve hikayenin böyle sürüp gideceğini düşündüm. Bir yandan da Beyaz Diş'in çok önemli bir kitap olduğunu düşünüyor olmam. Dünya edebiyatında önemli bir yere sahip olması ilerlemem de en önemli etken oldu ve Beyaz Diş'in anlatıldığı bölümler geldiğinde devam etmemin doğru bir karar olduğunu anladım. Özellikle son 50 sayfada ise yarım bıraksaydım çok pişman olacağım kitaplardan biri oldu çıktı.
Son olarak Jack London dilini sevdiğim yazarlardan biri sanırım. Sizden bu yazar hakkında kitap önerileri bekliyor olacağım. Sevgiler..
13 yorum
Eskiden okuduğum hala aklımda olan bir kitap.Güzeldir tavsiye ederim.
YanıtlaSilBenim de konusunu unutamayacağım kitaplardan biri olacak gibi :)
SilOrtaokul zamanlarında, okuma saatinde başlayıp daha sonra okumadığım bir kitap. ^^ Okunacaklar listemde çoktan yerini aldı bile.. Yakın zamanda okumayı planlıyorum. ^^ Sevgiyle kal.. ^.^
YanıtlaSilBir çok kişi bu kitabı çocukluğun da okudu galiba :) ama düşünüyorum da çocukken okusaydım kesin yarım bırakmış olurdum :)
SilOrtaokulda okuduğum bir kitap ama içeriğini tam hatırlayamadığım için yeniden okuyacağım. Mutlaka kitaplarımın arasında olacak nadide eserlerden biri. :)
YanıtlaSilo zaman kesinlikle tekrar okumalısınız. :)
SilKitabı okumadım ama biliyorum. Klasiklere bir dönüş yapmak gerek galiba. Güncel kitaplardan uzaklaşıp.
YanıtlaSilBende öyle düşünüyorum. En azından arada :)
SilBen de okumadım bu kitabı ama okumakta fayda var tabii. Teşekkürler bu güzel kitap önerisi için. Sevgiler...
YanıtlaSilYorumun için ben teşekkür ederim :) En azından arada klasiklerden gitmek gerekiyor sanırım :)
Silfilmi de güzel izle bak. white fang :)
YanıtlaSilbir önceki yazına nasıl geçiyoruz yaaa bulamadıım :)
YanıtlaSilDeep filmini izlemedim ama en kısa zaman da izlemeyi düşünüyorum :) Farkettmişssindir blogumun teması yeni diğişti ve bu nedenle bazı sorunlar çıkabiliyor. Gün içerisinde bu sorunu halledip sana mail atıcam deep :) :(
Sil