Uğultulu Tepeler Emily Bronte

Cumartesi, Temmuz 09, 2016

Uzun bir aradan sonra sonunda kitap yorumumu girebiliyorum. Neredeyse 20 gündür sizinle bir şeyler paylaşmamışım. Bunun tek sebebi ise tatilin blogumun önüne geçmesi diye bilirim.
Ancak iyi bir kitapla dönüş yaptığımı düşünüyorum. Bana kalırsa bu kitap nefret, intikam ve hırs hikayesi. Ancak  türü romantik kitap olarak geçiyor ki bana göre öyle değildi. Bana göre bu hikaye bir aşk hikayesi olamaz.

Yazar Emily Bronte Uğultulu Tepeler adlı kitabını 1847 yılında yazmış olmakla birlikte yazarın ilk ve tek kitabı olma özelliğini taşıyor. Yazarın ve ailesinin farklı bir hikayesi var aslında. Kitabın başında bu hikayeyi de öğrenebiliyorsunuz. Kısaca bahsetmek gerekirse Emily Bronte annesini son çocuğunu doğururken kaybetmiş biridir. Beş kardeşi olan Emily Bronte annesi öldükten sonra halası tarafından büyütülmüştür. Babası bir papaz olan yazar çocukluğundan itibaren sıkı bir eğitim almıştır.
İki kız kardeşi küçük yaşta ölmüş ve geride iki kız kardeşi kalmıştır. Anne, Charlotte ve Emily Edebiyat dünyasında Emily kardeşler olarak bilinmektedirler.
İlerleyen yıllarda felsefe, tarih, şiir, roman ve din kitaplarıyla fazlasıyla ilgi duyan bu üç kardeş zaman içerisinde kendi romanlarını, şiirlerini yazmaya başlamışlar ve dünya edebiyatında çok önemli olan eserler ortaya koymuşlardır.
Bu üç kardeş ilk denemelerini şiirler üzerinde yapmış ve şiirlerini başka bir isim altında  bir kitap halinde bastırmışlardır.
1818 yılında doğan Emily Bronte kardeşleriyle yazdığı ilk şiir kitabından 2 yıl sonra yani 1847 yılında üçü de takma adlarıyla birer roman yayınlamışlar ve üç kardeşin eserleri benzerlikler göstermiştir. Ancak Emily ve Charlotte daha başarılı olmuştur.

Emily Bronte Uğultulu Tepeler ile büyük bir başarı elde etmiştir. Bir intikam hikayesinin konu edildiği roman yazarın ilk romanı olmasına rağmen konu ustalıkla işlenmiş ve merak uyandıracak bir şekilde ilerlemiştir. Roman özellikle karakterlerin çok sağlam olması nedeni ile yıllardır dünya edebiyatının en önemli eserleri arasında yer almaktadır. Emly Bronte ilk kitabından kısa bir süre sonra ölmüştür ve geride böyle bir başyapıt bırakmıştır.

Uğultulu Tepeler farklı anlatıcılar tarafından anlatılan bir romandır. Ancak romanın ilk anlatıcısı Grange'e kiracı olarak giden Bay Lockwood tarafından anlatılmaktadır. İkinci anlatıcı ise evin hizmetçisi Nelly.
Nelly aslında hikayeyi Bay Lockwood'a anlatmaktadır ve bu sayede hikayeyi bizde öğrenmekteyiz.

Ancak sunu da söylemek gerekir ki Nelly isteyerek veya istemeyerek bir şekilde olayları yönlendirebilen bir karakter olarak çıkıyor karşımıza. Aslında önemli olmayan bir karakter gibi gözükse de romanın en önemli karakterlerinden birisi kendisi.

Kitabı okurken ana karakter sürekli olarak değişiyor. Romanın başındaki, ortasındaki ve sonundaki düşünceleriniz çok farklı olabilir. Ancak romanın başından sonuna kadar olan karakter Heatcliff.
Heatcliff romanın sonuna kadar kötü bir karakter. İyi birine dönüşmesini beklediğim veya aşkın onu değiştirebileceğine inandığım bir karakter olmasına rağmen romanın sonuna kadar değişmedi.

Heatcliff aslında kimsesi olmayan bir çocuktur. Uğultulu Tepelere kimsesi olmayan iyi bir çocuk olarak gelmiştir ancak Uğultulu Tepelerde geçen günlerinde şeytana benzetilmiş, Hindley tarafından itilip kakılmıştır. Fakat daha sonra güçlenmiş ve tahmin edilemeyecek kadar kötü bir karaktere dönüşmüştür.

Romanın içindeki aşk hikayesi nerede diyorsanız romanı okuyun ve öğrenin diyorum. Heatcliff ve Catherine arasındaki bu hikayeyi nasıl anlatabileceğimi bilmiyorum ama benim için çok özel iki karakter olarak yerlerini aldılar bile.

Son olarak kitabın bir çok film uyarlaması da var. Kitabını okuduktan sonra bu filmlerden birkaçını izlemenizi öneriyorum. Ama dediğim gibi filmlerini kitabını okuduktan sonra izleyin..

Bunlarda İlginizi Çekebilir

21 yorum

  1. Hoşgeldin tatlım. Okuduğun kitapla yine beni meraklara sürükledin. En iyisi bunu da listeme ekleyim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okuduktan sonraki yorumunu da merakla bekliyorum o zaman :)v

      Sil
  2. Beğenerek okuduğum dehşet verici bir romandı. Heattclife bir zamanlar acıdığımı düşündükçe ahh... Kendime kızıyorum 😄😄

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynı fikirdeyim :) kötünün kötüsü Heatcliff

      Sil
  3. yorumunu bekliyordum :) bende başlayacağım

    YanıtlaSil
  4. muhteşem bir kitaptır bir kaç defa okumuştum uyarlama filmleri de harikadır..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim için de çok etkileyici bir kitaptı :) Uyarlanan filmlerinden ise bir tanesini izledim :)

      Sil
  5. Bu kitabı çok duydum, ilk fırsatta okumak istiyorum. :)

    YanıtlaSil
  6. aayy tatilde mişsiin. oh oh iyi geçmiştir umarım. bu kitabı çok severim ben. izledim filmini de :) sen de sevmiş gibisin kitabı. biraz ağır tabii bunlar klasik çünküü :)

    YanıtlaSil
  7. Çok severek okudum. Evet ağır bir kitap ama çok da güzeldi. :) Tatil bitti buralardayım artık :)

    YanıtlaSil
  8. Teşekkürler bu güzel tavsiye kitabı için ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumun için ben teşekkür ederim :) Umarım beğenirsin.

      Sil
  9. Merhaba blogunuzu yeni keşfettim ve takibe aldım bende beklerim sevgiler :)

    bayankirpikk.blogspot.com

    YanıtlaSil
  10. Okunacaklar listesine eklendi bile :)
    Bu arada bende bloguma beklerim. Sevgiler :)

    pelorina.blogspot.com

    YanıtlaSil
  11. güzel bir yorum olmuş :) ben kitabı yeni okumaya başladım ve ilk 50 sayfasında kim kimdi ne anlatıyordu neredeyse hiç anlamadım :))) kitap nelly'in anlatımı sayesinde daha anlaşılır oluyor.bide ben filmini hiç izlememiştim,kitabı okumaya başladıktan sonra izledim kitap daha anlamlı oldu kafamda.kitap bitince de izlemediğim diğer versiyonlarına bakacağım.ingiliz edebiyatı her halukarda güzel.aşk ve gurur da olduğu gibi tatlı bir aşk hikayesi değil tabi uğultulu tepelerin hikayesi o yüzden film de kitapta aşk ve gurura göre daha karamsar .bronte kardeşler austen'e nazaran daha realistlermiş :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Kitaba başladığımda ben de bu kitap biter mi falan dediğimi hatırlıyorum. :) Sonrasında yavaş yavaş oturuyor her şey. Kitap ise gerçekten karamsar. Karakterlerin mutlu olduğu hiç bir an yok neredeyse :)

      Sil

Facebook

Subscribe